Federal Rezerv bugün merakla beklenen iki günlük toplantısını tamamlarken, finans piyasaları bıçak sırtında duruyor ve yatırımcılar benzeri görülmemiş bir belirsizlikle karşı karşıya.
Bu toplantının sonucu, hisse senetlerinden tahvillere ve dövizlere kadar çeşitli varlık sınıflarında önemli piyasa hareketlerini tetikleyebilir.
Tarihsel olarak, Fed faiz indirimleri borsa için bir nimet olmuştur. Canaccord Genuity’den alınan veriler, 1974’ten bu yana borsa endeksinin ilk faiz indirimini izleyen üç, altı ve on iki ayda sırasıyla %6,4, %9,8 ve %15,6 ortalama değer kazandığını ortaya koymaktadır.
Bu model, bugün beklenen indirimin belirli büyüklüğünden bağımsız olarak, önümüzdeki aylarda hisse senetleri için potansiyel bir yükseliş olduğunu göstermektedir.
Çoğu büyük aracı kurum 25 baz puanlık bir indirim beklerken, son piyasa hareketleri daha agresif bir 50 baz puanlık indirim olasılığını fiyatlandırdı.
Beklentilerdeki bu bölünme, Fed kararına bu kadar yakın bir zamanda olağanüstü derecede nadirdir ve değişken bir piyasa tepkisi için zemin hazırlar.
S&P 500’ün son yedi seanslık kazanç serisi, Salı günü tüm zamanların en yüksek seviyesine yakın bir kapanışla zirveye ulaşırken, Fed daha küçük bir indirime giderse veya piyasanın beklediğinden daha az ılımlı bir duruş sinyali verirse hisse senetlerini hayal kırıklığına karşı savunmasız bırakıyor.
Hisse senetlerinde daha fazla yükseliş için risk-ödül önerisi, özellikle mevcut fiyatların derin bir gevşeme döngüsü beklentilerini yansıtabileceği düşünüldüğünde, bu seviyelerde sınırlı görünüyor.
Sabit gelir piyasasında, tüccarlar yıl sonuna kadar yaklaşık 120 baz puanlık kesintileri fiyatlandırdı. Bu agresif duruşun Fed’in kararına ve Başkan Powell’ın eşlik eden yorumlarına bağlı olarak yeniden kalibre edilmesi gerekebilir.
25 baz puanlık bir kesinti, Hazine tahvillerinde satış dalgasına yol açabilir, kısa vadeli getiriler potansiyel olarak piyasanın beklediğinden daha az düşerken, uzun vadeli oranlar bile yükselebilir.
Yatırımcılar ve tüccarlar, piyasa katılımcılarının yaklaşık yarısının sonuçlara göre pozisyonlarını ayarlaması gerekeceğinden, her iki yönde de önemli piyasa hareketlerine hazırlıklı olmalı. Bu belirsizlik ortamında, portföy yönetimine dengeli ve esnek bir yaklaşım sürdürmek en akıllıca hareket olabilir.
Güncel gelişmeleri ve analizleri kaçırmamak için Telegram kanalımıza katılabilirsiniz!